Sinemada ; Kağıttan Kentler

by - 12:23

Ä°lgili resim
Yine sinemalardan uzak kalamayan ben kuzenimin zoruyla bir filme gittim.Filmin fragmanını gitmeden izlemiştim.Filmde ünlü manken Cara Delevigne başrolde idi.Magazine girmek gibi olmasın ama bu kızı oldum olası itici buluyorum.Bir güzellik var evet ama gerçekten o kaşlarından dolayı mıdır nedir ben bir ısınamadım kıza .Ondan filme de pek sıcak bakmıyordum.Fragman da çok ilgimi çekmedi.Şimdi diceksiniz ki neden gittin o zaman? Bilmem gittim işte.Vaktim boştu,gittim.Unutmadan filmle kitap arasında farklar varmış sanırım en büyük fark ise sonu imiş.

Film Orlando'dan yaşayan Quentin derslerinde başarılı bir lise öğrencisidir.Bir gece onunla aynı sınıfta bulunan Margo'nun evine gelişi ve yaşadıkları heyecan dolu maceraların ardından Margo bir anda ortadan kaybolur. Quentin ve 2 yakın arkadaşı, Margo'nun geride bıraktığı ipuçlarını takip ederek bir yolculuğa çıkarlar. Filmin konusu böyle.Şimdi bu Cara'nın rolünü filmde eğer başkası oynasaydı kızı filmde bence başrol olarak algılatmazlardı.Çünkü filmde bilmiyorum ama bir başrol olarak onu göremedim ben.Bir Kağıttan kentler dedi diye kızı başrol yapmışlar gibi olmuş.


Konu çok bilindik,klasik bir konu.İnsan biraz yaratıcılık bekliyor.Filmin ana temasında aşk yok.Dram yok.Hiçbişi yok.Eğlenceli bir yol arkadaşlığı filmi gibi düşünün.Hele ki filmin sonunu gördüğümde ya dedim nasıl izledim ben bu filmi? Aynı yıldızın altında filminin yazarı diye çok fazla kişi gitmiştir diye düşünüyorum bu filme ama yazık.Başroldeki bu iki kişinin uyumu ise filmi kurtaracak kadar olmasa da iyi bence.Cara' nın rolü tam onluk olmuş.Yani tipi de asi kız gibi zaten,filmde de öyle.Başroldeki Nat Wollf'u ise ilk defa başrolde gördüm ve bence gayet iyi.Arkadaşlarını oynayanlar ise gayet sevecenlerdi.


Hikaye aslında Margo'nun gibi dursa da değil.Quentin'in hikayesi bu.Hayatımızı değiştiriceğini düşündüğümüz,umut ettiğimiz insanlar aslında beklediğimiz gibi "mucize" kişilikler olmayabilir.Herkesin mucizesinin aslında kendisi olduğunu anlatan filmde verilmek istenen mesaj güzel.Ama çok amaçsız ,durgun bir film.Hani eğlenceli vakit geçirmek desem o da çok yok.Neyseki perşembe günü indirimiyle yarı fiyatına gittik de sinemaya parama o kadar acımadım.Ama size tavsiyem sakın beklenti içine girmeyin.Bence filmi de sinemada izlemeyin,yani illa internette bulabilirsiniz filmi.Paranıza yazık olmasın.


Öyle yani.Sinemada da bu hafta çok da güzel filmler yok.Maalesef tek tavsiyem bu filme gitmemeniz. 10/3
Televizyon izleyin bence.Yazın Öyküsü bugün iyi gider :D 
Neyse iyi seyirler 

Bunlarda İlgini Çekebilir

7 kişi dedi ki

  1. Ben bu John Greenin ne filmlerine ne de kitaplarına ısınabildim :/

    YanıtlaSil
  2. Kitabını okuyup gittiğimden olsa gerek filmi de hoşuma gitmişti,sıkılmadan ve bazı yerlerinde gülerek izledim ama dediğiniz gibi heyecan yoktu ve sonunu yazarın düşüncelerinden farklı yapmaları hiç hoş değildi.Margo hakkındaki yorumlarınıza sonuna kadar katılıyorum. yine de sinemasına gidilmese bile izlenilmesi insana umut aşılayacak filmlerdendi. Mutlu kalın:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. acaba kitapta nasıldı onu da merak ediyorum ben.Bir de kitabını okumak lazım.Sizde mutlu kalın :)

      Sil
  3. böyle gençlik ve çocuksu aşk saçmalıkları olan filmleri nedense sevmiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bana da arada deli saçması gelse de gülümsetiyor içten içe beni

      Sil

Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe