3. Sonsuz Kitap Mutluluğu Blog Turu: Sahra || Burcu Demet - Yazarla Söyleşi
3'üncü blog turumuzun ilk Türk konuğu Postiga Yayınlarından çıkan Burcu Demet'in Sahra adlı kitabı.Burcu Demet'le birebir söyleşi yapma imkanı elde ettim.Çok mutluyum.Yazının sonundaki çekilişimize katılmayı ihmal etmeyin.
O halde röportaja başlayalım mı?
-Elbette
Peki.Öncelikle röportaj teklifimizi kabul edip vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum.Kitaba geçmeden önce kısaca Burcu Demet kimdir?Nasıl biridir bizlere bahseder misiniz?-Rica ederim. Burcu Demet kimdir sorusu inan ki en zor cevapladığın soru. İnsan kendisi hakkında ne anlatabilir ki... 1979 doğumluyum. İlk ve Ortaöğrenim hayatımı Trabzon'da geçirdikten sonra üniversite için Ankara'ya taşındım. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdim ve 2006 yılından sonra uzun bir süre acil hekimi olarak çalıştım Son 3 yıldır ise iş yeri hekimi olarak çalışıyorum.Evliyim. Şubat sonu gibi 2 kişilik ailemiz 3 kişi olacak.
Çok tebrik ediyorum sizi.Gerçekten çok sevindirici bir haber bu.Peki Sahra'yı yazma hikayeni bizlere kısaca anlatabilir misin?Nasıl bir yazım süreci geçirdin?
-Sahra benim 3. roman taslağım. 2009 yılında amatör hikaye forumlarında yazmaya başlamıştım. Sahra'da amaçladığım klişelerle örülü bir Türk senaryo klasiği yazmaktı aslında ancak klişeler çoğu zaman mantıklı olmuyor ne yazık ki .Bir mantığa oturtmaya çalışırken, romanın konusu ve kurgusu şekillendi.Ortaya elinizde tutuğunuz kitap çıktı.
Wattpad deki bir çok hikayenizi okudum.Mum,Zamansız,İhtimaller..Wattpad'in en iyi yazarları arasındasınız.Gerçekten hepsi çok güzel,betimlemelerinizin derinliği özellikle insanı şaşırtıyor.Sahra kitabında da derin bir aşk söz konusu Mirza ve Sahra..Romanı yazarken esinlendiğin birileri oldu mu çevrenden özellikle bunu merak ediyorum?
-Güzel sözlerin için teşekkür etmek istiyorum öncelikle. Yazım tarzım genelde betimleme ve iç ses ağırlıklı. Çok fazla diyalog kullanmıyorum. Bu biraz da karakterlerin yapısından kaynaklanıyor. Sahra ve Mirza'da esinlendiğim kimse olmadı aslında. Sahra herhangi bir yalnız kadın olabilir. Mirza bir kadına aşık herhangi bir adam olabilir.Yazarken çevremdeki kişilerden çok , bu karakter böyle bir durumda ne yapardı sorusunun cevaplarını aradım açıkçası. Karakterlerin yapısı, yetişme tarzı... Karakterleri bunlar belirledi diyebilirim.
Peki biraz da Sahra ve Mirza karakterlerinden bahsedelim istiyorum.Mirza karakteri açıkçası benim ilk başlarda sevmediğim bir karakter idi , Sahra’nın aşkı sanırım onu sevdirdi bana. Aslında kitapta sevilmeyen karakter yok.Bize biraz bu iki karakterden kısaca bahseder misiniz,onları biraz da sizden dinleyelim?
-Mirza, aslında en başından beri kötü biri değildi. Öfkeliydi. Kötü kararlar veriyordu. Yaralı bir aslan gibiydi diyebilirim. Sahra'yı tanıdıkça aklında soru işaretleri belirdikçe, kendi iç hesaplaşması başladı. Ben kötü bir karakterin aşkla değişebileceğine inanmıyorum. Mirza'da öyle. Aslında iyi olduğunu kuzenine ve ailesine bağlılığından anlayabiliyorduk. Ailesine zarar verilmişti, öfkeliydi ve önüne ilk çıkandan intikam almak istedi... Yapamadı. Sahra, daha farklı, onun gizemini korumak beni en çok zorlayan şey olmuştu açıkçası.Belli bir noktaya kadar tam olarak ne olduğu anlaşılmasın istemiştim. Biraz da bu nedenle ben dili tercih etim desem yalan olmaz. Yalnız, sevgisiz...Birilerinin çizdiği bir çember içinde yaşayan bir karakterdi. Aşk onu değiştirdi aslında. Herşeyden vazgeçmiş, hatta hayatı boyunca kendisi için hiçbir şey istememiş bir karakterken aşk onu daha talepkâr daha güçlü bir karakter haline getirdi.Sahra için göz bebeğim diyebilirim açıkçası. Yeri her zaman ayrı olmuştur benim için.
Dediğiniz gibi Mirza ailesine bağlılığı için yapıyor herşeyi.Bir de Sahra ilk başlarda Mirza'nın gözünden zayıf bir karakter gibi görünüyor.Ama hayatındaki gizemleri öğrendikçe aslında ne kadar güçlü olduğunu öğrendik.Kendimce söylemem gerekirse kitaptaki gizem beni okumaya ayrı bir sürükledi diyebilirim.Yeri gelmişken kitabın kurgusu ne kadar zamanınızı aldı?
-Bir hafta kadar sanırım. Karakterler ve temel olaylar belirlendikten sonrası çok rahat ilerliyor zaten.Karakterler kafanda belirip, gerçekliğe bürünmüşlerse gerisi geliyor. Aslında olaylardan çok , karakterlerin hangi olaya nasıl tepki vereceğini belirlemek kurguyu oluşturuyor diyebilirim.
Kitabınız çok sevildi, yeni bir kapak tasarımı ile hemen ikinci baskıya gitti.Bunun için sizi tebrik ediyorum ayrıca.Her iki kitap tasarımında da dövme detayı dikkat çekiyor,bize dövmenin sırrını anlatır mısınız?
- Kapaktaki dövme başta birkaç eleştiri aldı.Bu anladığım bir şey değildi aslında. Kitabı okumadan eleştirilmesi beni şaşırtmadı desem yalan olur. Dövme kurgudaki çok önemli bir detaydı. Romanın olmazsa olmazı diyebilirim.Sahra bir yeniden doğuş hikayesi.Dövme de bunu simgeliyor. Anka kuşu... Hemen her kültürde yeniden doğuşu simgeleyen bir mit. Yeniden doğuş, iki karakter içinde geçerli bu. Mirza da Sahra da bu roman içinde değişti, gelişti, büyüdü. Romanın içinde bu konuya değiniyorum zaten.Fazla da detayı da vermeyelim,okumayanlar olabilir.
Burcu Hanım dolu dolu bir röportaj oldu bizler için,kendi adıma teşekkür ediyorum tekrar.Son okuyucularınıza ne söylemek istersiniz?
- Asıl ben teşekkür ediyorum gerçekten keyifli zaman geçirdim ben de. Okuyucularıma mutlu olmak için ellerinden geleni yapmalarını söylemek istiyorum. Kitaplar, internet,..Bütün bunlar bizim keyifli zaman geçirmemizi sağlar.Doğru...Ama mutluluk sevdiklerimizin yanındadır. Başka şeylere dalıp onları unutmayalım.Sevgiler.
0 kişi dedi ki